Son Umut TÜRKİYE

            Çok değil yüz yıl önce ülkemiz ve milletimiz üzerinde başlayan oyunlar, entrikalar, kara senaryolar bugün de tüm canlılığı ve art niyetiyle devam ediyor. Osmanlı İmparatorluğu’nu kurtarma çabalarıyla ortaya çıkan fikir akımları yeterli olmamış, millet ve vatanperver yandaşı çabalar da amacına ulaşamamıştı. Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı kongrelerin bu yıl yüzüncü yıl dönümlerini kutluyor, vatan sevdasıyla kendine görev addedenleri hayırla yâd ediyoruz.

            23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi’nde alınan kararda “Vatan bir bütündür, bölünemez.”denilerek, milletimizin ortak şuuru ve sinesi vurgulanmış, Türk’ün vatanı Anadolu’da bağımsız bir devletten öte yol olmadığı tüm dünyaya haykırılmıştır.

            İstiklal mücadelemizle Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur ancak içerideki ve dışarıdaki şer odakları hiçbir zaman boş durmamıştır. Türkiye;ihtilallerle, idamlarla, muhtıralarla, 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimiyle durdurulmaya, geriletilmeye çalışılmıştır. Ne yapsalar da boş; ilk kez milletin doğrudan iradesiyle seçilen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile şahlanan Türkiye’nin önünde hiçbir fani güç duramayacaktır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’mizin ilk yılını geride bıraktık; hızlı, etkili, milletimizin hizmetine dönük çalışmaları amaçlayan yeni sistemde telafi edilemeyecek, koordinasyonu güçlendiremeyecek, iyileştirilemeyecek sıkıntıların olmadığı görüyoruz. Bre, gafiller! Amerika’nın uşaklığına yeltenenler, yabancı heyetlerin önünde el pençe duranlar; niye ülkenizin başarılarıyla ve gücüyle gururlana mıyorsunuz? Başta bölgesinde söz sahibi, çevresi ateş çemberiyken terörle kararlı mücadelesine devam eden, başarılı dış politikaları ile sözü dinlenen ve ötekileştirilemeyen güçlü Türkiye niye sizleri rahatsız ediyor? Yerli savunma sanayisiyle, güçlü ekonomik yapısıyla, ar-ge faaliyetleriyle üretime odaklı kalkınma çalışmalarıyla sizlerin bildiği sadece tüketim endeksli eski Türkiye yok artık.

            Amerika’nın F-35 siparişlerimizi geciktirmesi, S-400 alımını durdurmaya çalışması da nafile… Dünyada tekel oluşturmuş lobilerin kıvranmaları boşuna… Türkiye, hem güvenilir, hem stratejik, hem de sözünün eri bir ülkedir. Kapalı kapılar ardında kirli pazarlıklar yapıp, dışarıda bunu inkâr eden bir yapının bizim devlet geleneğimizde yeri yoktur. Sismik araştırma gemilerimizle Kıbrıslı soydaşlarımızın hakkını korumaya, doğal kaynaklarını tespit ve üretim noktasında yanlarında olmaya da devam edeceğiz. Gerek uluslararası hukuktan kaynaklanan garantör ülke olmamız hasebiyle gerekse de soydaşlarımızın bizler için öncelikli olduğundan geri adım atacağımızı kimse hayal bile etmesin.

            Velhasıl bir olacağız, güçlü olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bizim başka bir vatanımız yok; Türkiye gemisi yara aldığında hep birlikte batmaya mahkûm oluruz. Ötekileştirmeden yerli ve milli değerlerimizle, ezanımızla, şanlı bayrağımızla, kahraman milletimizle, kutlu vatanımızla, köklü devletimizle,  82 milyon vatandaşımızla biz bir bütünüz. Şühedanın kanlarıyla vatan kıldığı kutsal vatanımızda, Anadolu’da insanımızı ayrıştırmaya çalışanlara da merhum Abdurrahim Karakoç’un Anadolu adlı şiirindeki dörtlüklerle cevap vermek istiyorum, Sınırlar çizildi rüyalarına/ Yasaklar konuldu dualarına/ Hangi sesler hâkim semalarına/ Oy güzel vatanım, oy Anadolu./Şehit torununa ‘sen sus’ diyorlar/ ‘Vatan sevmek bize mahsus’ diyorlar/Her taraf toz-duman, kâbus diyorlar/ Oy güzel vatanım, oy Anadolu./ ‘Biraz azim, biraz gayret’ derim ha/ ‘Delinir karanlık, sabret’ derim ha/‘Şanlı mazi döner elbet’ derim ha/ Oy güzel vatanım, oy Anadolu...”. Türk-İslam geleneğinin dünyadaki öncüsü, mazlumların hamisi, İslamiyet’in sancaktarı Türkiye tüm mahzunların da son umududur.Sen susma Anadolu, bu vatan senin, bu ülke senin, Türkiye hepimizin.

Metin SAKINÇ

Eğitimci-Yazar