T A U N - V İ R Ü S
İnsan ister istemez yaşamakta olduğu durumla alakalı söylenenleri dinlediği gibi, geçmişte de benzeri durumların olup olmadığını merak ediyor. Alınan tedbirlere uyarak evde yaşamak durumundayız. Sabah yeni baskısı yapılan Tecrid-i Sarih kitabının tıp bölümüyle ilgili hadisleri ve yapılan yorumları okudum.
Ayrıca okumaktan zevk aldığım seyahat ve günlük kitaplarından birini okuyordum. Orada da salgın hastalıklarla ilgili bir kısım dikkatimi çekti.
H A D İ S "Tâun (bu hastalıktan ölen) her Müslüman için (fi sebilillah) şehadet (mesabesinde)dir."
İbnü'l Esir' in taunu: "Havayı, mizacı, bedeni ifsad eden umumi bir hastalık" diye tarif eder.
Ayrıca, "Sakın hasta deveyi sağlam devenin yanına uğratmayınız!"(I)
S E Y A H A T ve G Ü N L Ü K Bugün (10.04.2020) okumakta olduğum kitabın (II) 19. Sayfasındaki bir bilgi dikkatimi çekti. 1812 yılında İstanbul’dan gelen “tiftik” ten bulaştığı sanılan hastalıktan dolayı 29 Ağustos 1812’den 10 Ocak 1813’e kadar 2632 kişi ölmüş, 616 kişi de kurtulmuş.
Dikkat çekici kısmı; kırk bin nüfuslu Odesa’da on bin de Müslüman yaşamaktadır. Hastalık ortaya çıkar çıkmaz Odesa’nın tüm kapıları kapatılarak, bütün kiliseler, borsa, tiyatro, gümrük odaları ve mahkemeler kapatılıyor.
Alınan tüm önlemlere rağmen ancak dört ay sonra nihayet bulmuş. Odesa’nın yanındaki Balta ve Bohopol şehirlerinde gerekli tedbir alınmadığından hem ölüm artmış hem de hastalığın süresi uzamış.
----------------------0-------------
I- Tecrid-i Sarih Tercümesi; Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları; C.8 S. 351 Hadis no:1931, H.No:1939; Ankara 2020
II- “Edward Raczynski’nin TÜRKİYE SEYAHATİ GÜNLÜĞÜ”; TTK; Ankara 2019