KÖY DOLMUŞLARI VE UNUTULMAYA YÜZ TUTAN TARİH
Doç, Dr. Faruk GÜÇLÜ
Çocukluğu köylerde geçenler bilirler. Her Pazar ve Pazartesi Nevşehir pazarı olduğu için köylerde hazırlık başlar. Köylü pazarda satışa sunacağı ürünleri hazırlar. Pazardan yani “şeherden” alması gereken sanayi ürünlerinin listesini yapardı. Önceleri at ve eşeklerle sabahın erken saatinde yola koyulunur ve Nevşehir pazarına ulaşılmaya çalışılırdı.
1960 lı yıllar başında at ve eşeğin yerini henüz köy dolmuşları yokken kamyonlar almıştı. Köylü satacağı tüm ürünü kamyonun kasasına yükler kendisi de kasaya biner ve şehre giderdi.
Benim doğduğum köyde ilk kamyonu geçen günlerde kaybettiğimiz bibim(halam) oğlu Selfet(Zeki) Baraklı almıştı. Uzun süre köyün tek motorlu aracı olarak köylüyü şehre taşıdı Zeki Baraklı. Yol parası ödeyemeyecek durumda olan insanlar vardı. Onlardan hiç para almadığını da biliyordum.
Bu kamyon sayesinde köylü at ve eşekle şehre gitmeyi bırakmış 30-40 dakikada yorulmadan şehre ulaşır olmuştu. O nedenle Kozluca Köyü’nde merhum Zeki Baraklı’nın iyiliğinin dokunmadığı insan olduğunu sanmıyorum. Kimi komşular dört gözle kamyonun seferden köye gelmesini bekler ve sık sık bibim Sultan Baraklı’ya sorarlardı “Selfet geldi mi?” diye.
Her şeyde ilk olan önemlidir. Kamyonla başlayan yolculuklar daha sonra dolmuşla devam etti. Bizim köyde 1970 li yıllar başında dolmuşla tanıştı. Emir Yavuz, Kemal Ulukuş ve Semahattin Soylu uzun süre köy dolmuşçuluğu yaptılar.
Merhum Zeki Baraklı
Teknoloji geliştikçe iletişim artıyor ve uzun mesafeler kısalıyor. Eskinin zor günleri belleklerde hem acı hem tatlı yönleriyle kalıyor.
Köy dolmuşçuluğu hale varlığını sürdürüyor. Dolmuşların ömrünün pek de uzun olduğu söylenemez. Onlarda mutlaka tarihteki yerlerini alacaklar.