ZARA, KOYULHİSAR, SUŞEHRİ... SÖZCÜK DERLEMELERİ

1976 yılında Zara Lisesi coğrafya öğretmenliğim sırasında öğrencilerim arasında Koyulhisarlı, Suşehrili çocuklar da vardı. Onlara ilçelerindeki tepelere, derelere, sulara nasıl adlar verildiğini (toponimi) sormuştum. Suşehrili Fazıl Enderesli ile Koyulhisarlı Ahmet Kaleli bunu ödev gibi düşünerek araştırmışlar ve getirip bana dosyalarını vermiştiler. Günümüzde kullanım dışı kalan sözcükler var. Kızılırmak ile Karadeniz arasında yer alan bu yörelerin insanı nasıl güzel bir Türkçe konuşuyordu. Birçok sözcğün Yıldızeli, Gemerek, İmranlı, Şarkışla yöresinde de kullanıldığını sonradan öğrendim. Bumlar, belki Çepni Türk Boyunun dili, sözcükleri...

48378790 2087588024885303 1966497097695887360 N (1)

Günümüzde durum nedir? 49 yıl geçmiş. Şimdi, akıllı telefonun akılsızlaştırdığı çocuklar, gençler günde belki 100 sözcük konuşmuyorlar. Söyleşiler sona ermiş gibi. Bunları düşünerek, unutulmaması ereğiyle , adlarını sevgiyle andığım iki öğrencimin derlediği sözcükleri, belki Türkbilimcilerin , üniversitelerimizin Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinin sevgili üyelerinin işine yarar diye burada biraraya getiriyorum. Eminim, değerlendiren çıkacaktır.

Sivas Susehri Tarih Doga Ve Kulturle Bulusma Noktasi H1552102 11

.......................................

ürlü. pek varsıl

ürlenmek. varsıllaşmak

yalboğan. obur, pisboğaz

yelleme. piç

tenteş. akran, eş

semelek. olağan olmayan, anormal

kamalak. beceriksiz, elinden iş gelmeyen, aciz

yalbırdak. pek parlak, yalınkılıç

yöntmek. tabir etmek

yerinmek. imrenmek

yenlemek. doğurma belirtisi göstermek

yarunç. istek, dilek, rica

toyga. unla karışık ayran

taşdöğer. dayanıklı

tor. tünek

söykenmek. dinlenmek

soğurdamak. zonklamak

sergen. yerle bir olmak

samurtlamak. uykuda sayıklamak

sakalak. kötü ünlü adam

pezik. şeker pancarı

merek. samanlık

orakayı. temmuz

kültöken. karı, eş, zevce

katık. ayran

abrulmak. ısrar etmek

beslek. hizmetçi kız

burulgan. burgaçlı su

cavramak. döğüşmek, kavga

cindili. sinirli

colbalanmak. yıkanmak, banyo

çalgan. çağlayan

çaralamak. akıntı, sızıntı gelmesi

çatma. çardak

dırık. sebat

fenikmek. sabırsızlık göstermek

finiklemek. ağacın içten çürümesi

gıran. ufuk

güymek. sabretmek

güyümlü. sabırlı

hişvermek. teşvik etmek

hortik. toy, tecrübesiz

ığrıp. dolap, düzen, hiyle, oyun

cendek. leş

çapmak. koşmak

çalkama. ayran

çağala. ham meyve

cindal. kedi yavrusu

cicik. meme

cicime. bozulma

cızıdan çıkmak. iyi yoldan kötü yola sapmak

azap. erkek hizmetçi

avuz. ilk süt, ağuz

ayak. çay bardağı

ayakiçi. kadın donu

ayıfısı. yenmeyen, ağulu mantar

ayakdaş. yoldaş, yol arkadaşı

arpalama. hayvan hastalığı

açık ekmek. pide

kayım. güçlü, sağlam

hers. öfke, hırs, asabiyet

kürün. kurna, yalak

ağartı. yoğurt, ayran

mutlak. boğaza takılan, üzeri gümüş kaplamalı muska

tirki. çökelik koymak için tahtadan yapılan yuvarlak kap

hindi. yazma, yemeni, yağlık

söngün. sessiz.

engin. ehven, ucuz

poşa. cingan, çingene, roman

üzlek. zaman

kulun. tay

keş. yağsız, kuru peynir

katık. ayran, yoğurt

kanyeli. saçakları atarcasına zorlu esen, 2-3 gün süren sert yel.

kanırtmak. yerinden oynatmak.

kahşatmak. bir şeyin parçasını yerinden oynatmak

kağşamak. yaşlanmak, kocamak, güçsüzleşmek, zayıf düşmek

hızarık. talaş

hıltık. gevşek, bol

elyeri. kiler

dallanmak. parçalara ayrılmak

çöpü. yün temizlendikten sonra kalan posa, artık, atık

çöğdürmek. çocuğun işemesi, sidiğini akıtması

çimmek. sığ suda yıkanmak

çırakman. üzerinde çıra yanan tahtadan ilkel sehpa

çebiş. bir yaşında keçi yavrusu

çaygara. göze, küçük kaynak, pınar, eşme

betire. bir göz sayrılığı.

----------------------------

31 Aralık 1976. Zara