BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM!

Dünyayı ve ülkemizi tesiri altına alan korana virüs, toplumumuzu hem maddi hem de manevi acıdan epey etkiledi. Bu zor süreçte manevi değerlerimizden aldığımız güç ve ahlaki değerlerin toplumumuzdaki yansımaları sayesinde, her zorluğun üstesinden geldiğimiz gibi bu süreçten de inşallah en az zararla çıkacağız. Zira Yüce kitabımız K-Kerim inşirah suresı 5. Ayette” Her zorlukla beraber elbette bir kolaylık vardır.” Buyurmakta dır.

Bu ilâhî müjde, zorluklara göğüs germe, sabretme ve tahammül gösterme açısından Mü’min gönülleri teselli, gayret, aşk ve muhabbetle doldurur. Bu süreçte de inşallah zorluklara göğüs gerecek sabredecek, birbirimizle kardeşlik ve dayanışmamızı en üst seviyeye çıkartacak ve BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM diyeceğiz İnşallah.

Bizim inancımız İslam; Kalplere iman ve kardeşlik şuurunu yerleştirdikten sonra toplumda, iktisadi ve sosyal yardımlaşmanın gereği olarak, dar gelirli kesimi teşkil eden işçi ve yoksul kimselerin himaye ve gözetilmesini tavsiye etmiştir. İslam’ın kardeşlik anlayışı, kan bağından çok daha kapsamlıdır.

 O, İslam toplumunu oluşturan her bireyi; rengi, ırkı, dili, soyu ne olursa olsun diğerlerinin kardeşi sayar. Kur’an-ı Kerim’de Cenabı Hak şöyle buyurur: ‘‘Müminler ancak kardeştirler’’ (Hucurat / 10), ‘‘O’nun nimetiyle kardeş oldunuz.’’ (Al-i İmran, 3 / 103)

Bu doğrultuda Rabbimiz inanan gönüllere : ‘‘Allah’a kulluk edin, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya ve eliniz altında bulunan kimselere iyilik edin. Allah kendini beğenip övünen kimseleri sevmez.’’(Nisa,/36)buyurmuştur. Başka bir ilahi fermanında: ‘‘İyilik etmek, fenalıktan sakınmak hususunda yardımlaşın, günah işlemek ve aşırı gitmekte yardımlaşmayın.’’( Maide/ 2)buyurmuştur.

Allah Resulü (sav)Efendimizde : ‘‘Müslümanlar birbirini sevmede, birbirine acımada, bir vücudun organları gibidirler. Organlardan biri şikâyet ederse vücudun diğer organları onun acısına iştirak eder ve onun yardımına koşar.’’(Buhari, Adap, 37)

‘‘Sizden biriniz kendisi için arzu ettiğini mümin kardeşi için de arzu etmedikçe iman etmiş olmaz.’’(Buhari, İman, 17)

‘‘Mümin mümine karşı, parçaları birbirine bağlayıp destek olan bina gibidir.’’(Buhari,Salât, 88)

‘‘İki kişinin yemeği üç kişiye, üç kişinin yemeği de dört kişiye yeter.’’(Müslim,Eşribe,33)

‘‘Ben, müminlere kendilerinden daha yakınım, kim vefat eder de borcu ve çoluk çocuğu kalır ve bunlara mukabil malı olmazsa bana gelsin; onun yakını benim.’’(Buhari, Zekât, 18)buyurmuşlardır.

Şu zor süreçte elbette; imanın gereği, kardeşliği, paylaşmayı, dayanışmayı gönülden gelerek samimiyetle ifa etmek,  BİZ BİZE YETER TÜRKİYEM demek ne kadar önemliyse de; etrafımızdaki adeta ateş çemberi haline gelmiş komşularımıza ve başka coğrafyalardaki ümidini ülkemize bağlayan tüm din kardeşlerimize karşı da, sorumluluklarımız olduğunu aklımızdan çıkartmamaktır. O sorumluluk bize; BİZ BİZE YETMEYİZ TÜRKİYEM,  zira biz, yalnız bizden ibaret değiliz demeyi de gerekli kılar. 

HÜSREV ÖNDEGELEN