ABANIZ GÜZEL Mİ?

Honduras ile El Salvador,

Futbol yüzünden beş gün savaşmışlar;

Binlerce ölü ve sığınmacı hareketine sebep olan çatışmalar,

mermiler tükenene kadar sürmüştü..

Partizan ve Kızılyıldız tribünleriinde başlayan olaylarsa,

Yugoslavya’nın yedi parçaya bölünmesiyle sonuçlandı.

Stadlar istihbarat örgütlerinin ilgi alanlarıdır..

Bursa, Diyarbakır maçı ve son tribün hareketlerini basite almak hatadır.

Devlet nedir, yürütme erki nedir, kabine nedir bilmez kitlenin aldatılıp

sporun kirletilmesi orada kalmaz. Tedbir alınmalı, engellenmelidir.

‘Kürtleri ve alevileri değil, enkazdan kendi partililerini kurtarıyorlar.

Devlet yok. Asker yok. Depremzede kadınlara tecavüz ediyorlar.’

gibi yüzlerce algı, ve yalan bazlı kara propaganda şimdilik

umdukları  sonucu vermese de üretim devam ediyor..

Yedi bacaklı masa üstüne atlamaya hazır.

‘Bu defa darbeye başvurmadan ortaklarımıza iktidar bahşedeceğiz.’ Diyen gevura:

Biz kimsenin işbirlikçisi olmayız!”  Diyemediler.

Yan ceplerine bekliyorlar.

Aday bulma gibi basit işi bile beceremediler.

Kazanacak vasıflara haiz olmalıymış.

Aradıkları kukla.. Vasfı olsa ne olur, olmasa ne olur.?.

Zembereği kuran başkası..

Seçime üç kala hükümetten istifa talebine ne demeli?

Komedi gibi.

Sandık önüne gelmiş.

Sandık demek fırsat demek.. İrade  ve  imkân demek....

İstediğini iktidar eder, istemediğini silersin.

Gayretsiz,  armut piş ikbâl bekleniyor. 

Emeği de iktidardan olmak üzere.

Olur.

Abanız güzel mi?