BİR NEFES BİR CAN; YUSUF EREN

Bir insan rahatsızlığı nedeniyle hastanede tedavi görür. Tedavisinin sonucunda kendisine oksijen tüpüne bağlanması ile ilgili fatura verilir, faturayı öder. Dışarı çıktığında aldığı kısa sürede oksijen için ücret alınmasına karşılık Allah tarafından ömrünce kendisine lütuf edilen onca oksijene (nefese) şükür eder.

İlimizde SMA hastası 11 aylık bir Yusuf Eren bebeğimiz var. SMA bir kas hastalığı tedavisi mümkün mü evet mümkün ama tedavide kullanılacak ilaç ülkemizde üretilmediği gibi yurtdışından tedarik edilmesi gerekir. Tedavi için kullanılacak ilaç maalesef Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanmamakta. Bu ilacın temini ise ancak ücret karşılığında yurtdışından temin edilebilir, ücret ise günümüz itibari ile birmilyonsekizyüzbin-ikimilyon dolar. Yusuf Eren evladımızın ailesinin (devlet memuru) bu kadar miktardaki parayı temin etmesi mümkün değil.

Bu durumda yardım, yardımlaşma, iyilik, gönül bolluğu devreye giriyor. Neler yapılıyor bu kadar parayı bulmak buluşturmak için. Gönül ve vefa insanları devreye girip, farklı organizasyonlar yapıyorlar. Başta Nevşehir Valiliği onaylı yardım kampanyası, yine Nevşehir Valiliği onaylı yardım stant’ ı İnstagram da canlı yayın. Bu kampanyaların günümüz itibari ile % 52 seviyesine gelmesi çok sevindirici ama Yusuf Eren bebeğimizin de zamanı daralmakta. Yusuf Eren’ in biran önce sağlığına kavuşabilmesi için bu kampanyada yüzde yüze ulaşmak gerekir. Yusuf Eren bebeğimizin küçücük bedeni çok büyük acılara direniyor, bu direncin kırılmaması gerekli. Aile ise çaresiz bir şekilde Yusuf Ereni kurtulması için yardım bekliyor.

İnstagram’ canlı yayında Almanya da faaliyet gösteren Varvara derneği yöneticileri katılıyor yöneticilerden biri ismini hatırlayamadığım, ben ise güzel kalpli insan diyorum yine aynı derneğin yöneticilerinden gönül elçisi Esra hanım da canlı yayında kampanyaya destek vererek tercümanlık yapıyor. Almanya Varvara derneği yönetici güzel kalpli insan Yusuf Eren in hastanede olduğunu işitince şöyle diyor bizler insanız Yusuf Eren bir can günlük hayatımızda o kadar harcamalarımız var ki sıralıyor; teknolojik ürünler, yemek içmek, seyahat, güzel giysiler vb diye devam ediyor. Bu düşüncelere Esra hanımda katılıyor. Yusuf Eren’ i Almanya da anlatıyorlar, yardım yapılması için çağrıda bulunuyorlar. Bizlerde öyle değil miyiz? Ta Almanya dan Yusuf Eren’ e bir nefes bir can olmaya koştular halende koşuyorlar. Günlük yaşam mücadelemizde etrafımızda, çevremizde, yakınlarımızda neler oluyor diye bir dönüp bakıyor muyuz, bakıyorsak da duyarlılık gösteriyor muyuz belki bu sorulara birçoğumuz evet çok duyarlıyım diye cevap verebilir. Gerçek öylemi? Sanmıyorum. Bende çevreme, yakınıma, etrafıma duyarlı olduğumu düşünürdüm, yanılmışım. Yusuf Eren’ den ancak açılan yardım standı’ nı gördüğümde haberdar oldum. İnsan olmanın fıtratında hele birde Peygamber efendimizin dediği gibi ‘‘komşusu açken, tok yatan bizden değil’’ sözünü hatırlatmak gerek.

Biliyorum ki bir çok insanımız yardımda birbirleri ile yarışıyorlar, İlimizde yapılan Okullar, Rehabilitasyon merkezleri, Üniversite binaları, Camiler, ülke dışında su kuyuları bu örnekleri çoğaltabiliriz. Bu yaptırdıkları binalara hayırseverlerin isimleri verilmekte, haklarıdır. Yusuf Eren bebeğinde yüreği nede isimlerinizi yazdırın, nefes olalım, can olalım. Yaptığınız yardımlarla Yusuf Eren’ in küçücük bedenine Abdurrahim Karakoç un dizelerinde söylediği; Görmeden, doğduğum gecenin seherini Ellerim değmeden anama, Ve günah izi yokken dudaklarımda, Bebeklere has bir dille ağlayarak, yanımızda yanı başımızda Yusuf Eren’ e bir nefes, bir can olmak için yardım edelim, hep beraber Yusuf Eren’ in yüreğine iyilik el ele, hep birlikte, yardım isimleriniz yazılsın.

İhsan BİÇKİN

27.12.2022