Sumud Filosu: Trump’ın Sessizliği, BM’nin İhaneti, AB’nin İkiyüzlülüğü ve Arapların Utancı
Akdeniz’in dalgaları bu kez bir gerçeği taşıyor: Gazze’deki çocukların çığlığı, dünyanın ikiyüzlülüğünü ifşa ediyor. Sumud Filosu yola çıktı. Ve bu yolculuk sadece bir yardım seferi değil; Trump’ın, Birleşmiş Milletler’in, Avrupa Birliği’nin ve Arap rejimlerinin suratına çarpılan bir tokat!
Donald Trump, İsrail’in en kanlı politikalarının sponsoru oldu. Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdı, Golan Tepeleri’ni hediye etti, Filistin’in topraklarını pazarlık masalarında sattı. Bugün Gazze’ye giden her yardım gemisinin önünü kesen politikaların temelinde onun mirası yatıyor.
Birleşmiş Milletler (BM)? İnsan haklarından bahseden, toplantılar düzenleyen ama Gazze’nin çocukları ölürken sadece seyreden bir kukla sahne! Karar alır ama uygulatamaz, rapor yazar ama adım atmaz. Çünkü büyük güçlerin oyuncağı olmayı tercih etti.
Avrupa Birliği (AB)? Sözde barış gücü, sözde insan hakları bekçisi… Ama İsrail’in katliamlarına karşı en fazla “endişeliyiz” diyebilen bir çıkar kulübü! Filistin’in yıkılan evlerine değil, İsrail’in çıkarlarına yatırım yapıyor.
Ve asıl utanç, Arap liderlerinin omuzlarında! Riyad’dan Kahire’ye, Abu Dabi’den Amman’a hepsi, ya sessiz ya da işbirlikçi. Gazze’yi boğan ablukanın ortağı oldular. Petrol dolarlarını, kanlı ticaret anlaşmalarını halklarının onurundan daha değerli gördüler.
Sumud Filosu işte bu yüzden yola çıktı. İsrail’in bombalarına, Batı’nın ikiyüzlülüğüne, Arapların sessiz ihanetine karşı bir insanlık seferi… Bu gemiler sadece ilaç ve gıda taşımıyor; bu gemiler, korkakların tarihini yargılamak için denizlere açıldı.
"Okullar, hastaneler, ibadethaneler ve sivillerin üzerine bombalar yağmakta. Bir halkın yok edilmesi üzerine kurulu bu vahşeti lanetliyoruz. Bu sadece Filistin'in meselesi değildir. Bu insanlığın onur sınavıdır.
Gazze'de dökülen her damla kan, Kudüs'te, İstanbul'da, Mekke'de, Medine'de, Bosna'da, Doğu Türkistan'da ve dünyanın dört bir yanında vicdanı olan herkese dokunmaktadır. Sessiz kalmak, bu katliama ortak olmaktır. Bugün zalime karşı en büyük direnişlerden biri Sumud Filosu'dur. Sumud, sabır, sebat, direniş ve onurlu bir dik duruştur.
Filistin halkının yanına insani yardım ulaştırmak, ablukayı kırmak ve dünyaya zulmü haykırmak için yola çıkan bu filoya sahip çıkmak insanlığın namusunu korumaktır. Biz bütün imkanlarımızla, gönlümüzle ve dualarımızla Filistin'in yanındayız. Sumud Filosu'na desteğimizi bir kez daha yineliyoruz. Bütün vicdan sahibi insanları bu kutlu mücadeleye omuz vermeye çağırıyoruz.
Bu koridorun oluşturulması amacıyla hareket eden 44 ülkeden katılımın olduğu Küresel Sumud Filosu'nun, Türkiye'nin öncülük ettiği bir konsorsiyum veya Uluslararası kuruluşların nezaretinde, gerektiğinde askeri himaye de oluşturularak Gazze'ye ulaşması ve insani amaçla denizden bir insani koridorun oluşması mutlaka sağlanmalıdır.
Ve unutmayın: Her engellenen gemi, her limandan çevrilen yardım, sadece İsrail’in değil; Trump’ın, BM’nin, AB’nin ve o koltuklarında sessizce oturan Arap rejimlerinin alnına kazınan bir utanç damgasıdır!
Tuncay Dalcı