İNSAN, İNSANIN ZANNI ÜZEREDİR

Ben senin gözünde ne ifade ediyor, neye karşılık geliyor isem oyum. 

Beni nasıl görmek istiyorsan o kadarım. 

Ve senin bana bakış açın değişmediği sürece senin gözündeki ben, ne yaparsam yapayım değişmeyecek. 

Bu, benden daha çok seninle ilgili çünkü.

Bir Kutsi Hadis'te Allah u Teâlâ: " Ben kulumun zannı üzereyim" buyurur. 

Yaratıcı bile insanın zannı üzere ise kâinat , olaylar, insanlar ve her ne var ise insanın zannı üzere...

Bu ne demek? 

Hakikat insanın nasıl zannı üzere olur? 

Ya da bizim zannımız hakikatin ne kadar karşılığıdır?

Biz hakikati ne kadar arıyoruz, ne kadar biliyor ya da bildiğimizi zannediyoruz?

"O böyle bir insandır" 

"Bu böyledir" 

"Ben böyle biriyim" derken hakikati ne kadar görüyor, söylüyoruz? Hakkında konuştuklarınızdan ne kadar bihaberiz?

Hakikat bizim zannımız ya da bilgimizden mi ibarettir?

Bildiklerimizin mahkumu olabilir miyiz? 

İnsanın bilinç düzeyi nasılsa, eşyayı, olayları ve hakikati değerlendiriş şekli de öyledir. 

Aynı şeye bakarken alt bilinç düzeyindeki insanın gördüğüyle,  üst bilinç düzeyinde yaşayanın gördükleri bir değildir.

Bu yüzden bir çok insanın sorun olarak gördüğünü başka birisi sorun olarak tanımlamaz. Aynı şekilde, güzellik olarak görülen ve hayrete düşürecek bir çok olayın yanından bu yüzden hiçbir şey yokmuş gibi geçer gider bir çok insan... 

Oysa ne hayretlerle doludur hayat !.. 

Her anında, her ayrıntısında ne hakikatler gizlidir eşyanın ve insanın...

Hani eskilerin feraset ve basiret adını verdiği kavramdan bahsediyorum. Yani görünmeyeni görmek, gönül gözüyle görmek, aklın idrakini aşarak...

Akıl bir araçtır ve kısıtlı bir imkan sağlar. Asla hakikatin bütününü idrak edemez. Çünkü hakikat aşkındır ve ona akıl yetmez. "Akleden kalp" gerekir. İnsan da bir hakikattir, derinliği olan. Anlamak ve bilmek zordur. Emek ister...

Ezbere yaşamaktır, hayatı ve ilişkileri anlamsız kılan.

 "Sen böylesin zaten" dediğin an bitmiştir anlamı o ilişkinin. 

Sana bu gözle böyle bakıyorsa muhatabın, daha fazla söze gerek yoktur...

Aramak, yolda olmak, devam etmek, hayret etmek, keşfetmek...

Eğer yıllardır beraber olduğunuz kişiyi bile aslında tanımadığınızın farkındaysanız doğru yoldasınızdır. Devam edin , çünkü hiçbir zaman tam olarak tanıyamayacaksınız. 

Yaşamı anlamlı kılan da budur !..